Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

 
Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl... Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Kafalardaki planlar. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Dağınıklar. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. . . Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. . Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. Sonra seçimsiz bir dört yıl.

Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Dağınıklar. . Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. . Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. . Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. . Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Sonra seçimsiz bir dört yıl. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Kafalardaki planlar. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı.